Merve Seferoğlu

İyi insan mutluluk,kötü insan tecrübe,yanlış insan ders,mükemmel insan iz bırakır. MEVLANA

Türk insanının tepkilerine gerçekten anlam verememe gibi bir soruna sahibim.Bu yüzden verdiğim,insanlara göre 'farklı' tepkilerim düşüncelerim yüzünden eğreti kalıyorum devamlı.Gencecik kızlar katlediliyor.Biz napıyoruz? Daha önce naptık? Sinem yok edildiğinde Münevver yok edildiğinde Özgecan yok edildiğinde bunun gibi bir sürü kız hayattan koparıldığında naptıkk? Siyah giyerek mi kurtardık kadınlarımızı? Sokaklara düşüp yürüyerek mi? Hayır ! Ben ne yaptığımızı söyliyeyim. Biz şiddet gören kadına çocuk sahibi olduğu için 'AFFET', yapmış bir hata dedik.Biz polise sığınan kadınlarımızın koruyamayarak katledilmesine göz yumduk.Biz erkeklerimize ilkokulda kızların eteğini açarak oyun yapmayı öğrettik,ergenlikte göğüsleri çıkınca saklamayı öğrettik,erkeklerin bunu malzeme oyun yapmasına izin verdik,bikini giyen kadına erkeklerin bakmasını içine düşmesini haklı bulduk,erkek bu kıskanıyorsa yapma dedik,bastırdık,ezdik. Erkek bu döver erkek bu söver dedik.Siyah giyip kurtarmadı

Bu konuyla alakalı aslında ne çok söylemek istediğim, yazmak istediğim şey var bilemezsiniz.İyilik yüksek bir dağda başlayan kar topu gibi gelirdi bana hep öyle inanırdım.Aşağı doğru hızlı hızlı akıp giderken kocaman olur,büyür gider ve önüne bir engel çıkmadan durmaz diye düşünürdüm.Sonra insan denen o varlığı daha iyi tanımaya başladım,hayat tecrübeleri yaşadım.Yaşım yükseldi.Kendi kendime dedim ki gördün mü artık büyüdün ve öğrendin, insanoğluna iyilik yaramaz :) Sonra farkındalığım biraz daha arttı, biraz daha büyüdüm ve fark ettim ki aslında ben bu iyilikleri insanlar karşılığını versin ya da beni takdir etsin diye yapmıyorum. Kendimi iyi hissetmek için, kalbimi beyaz tutabilmek için,en önemlisi de Allah'a  dokunabilmek için yapıyorum.Bu aydınlanma ile birlikte etrafımdaki insanlara 'boşver sen kendin için yapmış ol' , 'aman sen iyiliğini yap muhakkak karşılığını alacaksın emin ol' demeye başlamışım bile. Birde şeytan vardı tabi ki.Kulağıma devamlı kin tohumlar

Haklı olanı güçlü kılamadığımız için, güçlü olanı haklı kılıyoruz. Zülfü Livaneli 

Çok uzun oldu ama sanırım başaramadım. 3 yıl önce en son yayınımı paylaşmışım.Yazmamaya söz vermiştim.Beni yıpratmıştı sanırım ama burası benim duvarım gibi sanırım, duramıyorum :) Youtube vs denedim, instagramdan konuşmayı anlatmayı denedim ama yazmak benim için en büyük motive kaynağı sanırsam.Kısaca geri döndüm. Her yıl doğum günlerimde yazardım muhakkak. 2015 yılından beri tek kelime etmemiş olmak benim için baya büyük başarı diyebiliriz.Ve yine bir doğum günü ve yine aldım sazı elime :) Hayatımın üç büyük hediyesini aldığımı hissettim bu yıl, farkındalığım arttı. Hayatım boyunca bu özel gün yokmuş gibi davrandım hep. Hiç kutlamak istemedim heyecanlanmadım. Bu yıl çok farklı oldu.Bakış açısını değiştirmek insanın hayatta güçlükle başarabileceği bir eylem. Ben bu konuda öyle bir şans yakaladım ki, pek çok konuda bunu başarabildim. Sanırım bu yıldan sonra 30 Ocak'ları seviyorum artık.  Hayatımın üç büyük hediyesi diyordum.. Her gün Rabb'e sonsuz şükür sebeplerim. Beni

Bir ortak geçmişimiz var, bir de hep açık yaralar.  Kendine hatırlattığın: fazla parlamış anılar!  Karşıma her yerde çıkan otuz yaş üstü adamlar,  "Hep seni sevmiştim" diyen, bir şeyler bekler bakışlar!  Yerçekimine yenik üstün, başın,  Bir de hep güzel tınlamış adın, adın!  Cebinde bir tek numaran kalmış artık,  Herkes için bir tadımlık!  İstanbul seni hapsetmiş, eski bir bandı kaydetmiş  Yüzlerce binlerce insan aman Allah hep bu şarkıyı söylemi İstanbul seni kaybetmiş, ilaçlayıp berbat etmiş  Davul gibi gerilen derini aman Allah kim bilir kimler inletmiş?  Eğer "Sana ihtiyacım var" dersen; her an gelebilirim.  Kendinden bir vazgeçersen eğer; gerçekten sevebilirim.  Aşkımı gördüğün zaman, yenilmiş olman farketmez.  Kendini sevmezsen eğer; kimse gerçekten affetmez!  Sevgiler,saygilar,öpücükler,Allah topunuzun cezasini basina versin :)  Mucq :) thanks pamela:)